TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda İçişleri Bakanlığı’nın 2025 yılı bütçe teklifi görüşülmeleri öncesi CHP milletvekilleri Bakan Ali Yerlikaya’ya ‘Kayyım’ atamaları nedeniyle tepki gösterdi. CHP’lilerin Bakan Yerlikaya’nın salona girişine engel olmaya çalışması üzerine arbede yaşandı.
İlginizi Çekebilir
PEŞ PEŞE TEPKİLER: MECLİS’TE EŞKİYALIK KABUL EDİLEMEZ
Meclis’te yaşananlarla ilgili tepkiler de peş peşe geldi.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik’in açıklamaları şöyle: Bazı CHP milletvekillerinin İçişleri Bakanımız Ali Yerlikaya’ya Meclisteki saldırısı barbarlıktır. Bu saldırıyı lanetliyoruz. Mecliste eşkiyalık kabul edilemez.
Hiç kimse Bakanlarımızı ve Milletvekillerimizi susturamaz. Barbarlıkla siyasi mücadele konusunda tecrübemiz yüksektir. Bu mücadeleyi en net şekilde vereceğiz. Barbarlık ve eşkiyalık hakettiği siyasi ve hukuki cevapları her zeminde alacaktır. CHP bu saldırı karşısında gereğini yapmalıdır. Barbarlığın gereğini yapmayanların demokrasiden bahsetmesi de normalleşmeden bahsetmesi de yalan muamelesi görecektir.
İçişleri bütçe görüşmesinde kayyum gerilimi! CHP’li vekiller Bakan Yerlikaya’nın girişini engellemek istedi
ABDULLAH GÜLER: UTANÇ DUYUYORUM
AK Parti Grup Başkanı Abdullah Güler: ‘Utanç duyuyorum, burada sözlerin konuşulması lazım. Burada kabadayılık yapmak, sayın bakanımızın iştiraklerini engellemek tek kelimeyle utanç vericidir. Bunu şiddetle kınadığımı ve CHP’nin gerekeni yapması ifade ediyorum.
EFKAN ALA: CUMHURBAŞKANIMIZI İZLESELER BAZI DERSLER ÇIKARABİLİRLER
AK Parti Genel Başkan Vekili Efkan Ala: Cumhurbaşkanımızın vatandaşla ilişkisi, seçmenle ilişkisi, vesayet odaklarının koridorlarında iktidar arayanlar tarafından sorgulanamaz. Bizim o odaklarla işbirliği yapanlardan öğreneceğimiz herhangi bir ders yoktur ama bizleri izlerlerse, Cumhurbaşkanımızı izlerlerse, belki kendilerine önemli katkılar sağlayabilecek bazı dersler çıkarabilirler.
Zaten millet kurdu bu partiyi ve biz ‘adını koyduk’ diye yola çıktık. Sürekli vatandaşın içerisinde, pazarda, sahada en önemli özelliği AK Parti’nin vatandaşın içinde olmasıdır. Cumhurbaşkanımız da bu niteliğiyle bu kimliğiyle somutlaşmıştır. Ve ondan beri de vatandaşın iradesinin üstünde bir irade tanımadığının altını defalarca çizmiştir.
Ve hiçbir zaman sandığın dışında bir iktidar kaynağı da aramamıştır. Bu yönüyle de hem bölgemize hem dünyaya örnek olacak tecrübeyi ortaya koymuştur.
O bakımdan Cumhurbaşkanımızın vatandaşla ilişkisi, seçmenle ilişkisi vesayet odaklarının koridorlarında iktidar arayanlar tarafından sorgulanamaz.
Bizim öğreneceğimiz odaklarla işbirliği yapanlardan öğreneceğimiz herhangi bir ders yoktur. Ama bizleri izlerseler, Cumhurbaşkanımızı izlerseler belki kendilerine önemli katkılar sağlayabilecek bazı dersler çıkarabilirler.